Cuma, Aralık 2

Bizim hakkımızı ver

Kıyamet gününde, bir takım insanlar gelip namaz kılmayan kişinin yakasından yapışarak:
“Sen dünyada bizim hakkımızı kaybettin. Bizim hakkımızı ver “ derler.

Bunlar, Adem (a.s)’den tâ kıyamet kopuncaya kadar ki salih kimselerdir. Peki neden haklarını isterler? Çünkü namaz kılan kişi, namazda teşehhüde oturduğu zaman;
“Selam bize ve Allah’ın salih kullarına” der. Bu duanın sevabı, Adem (a.s)’den kı...yamet kopuncaya kadar ki bütün salih kimselerin ruhlarına ulaşır.

Bir kişi namazı kılmadığı zaman, o salih kimseleri bu sevaptan mahrum etmiş olur. Onun içinde bu salih kimseler kıyamet gününde namaz kılmayan kişinin yakasına yapışıp:
“Bizim hakkımızı ver” derler. İnsan Allah’u Zülcelâl’in huzuruna hiç kimsenin hakkını almadan çıksa bile, sadece bu hak onun cehenneme gitmesine yeter.

Netice olarak, eğer insan nefsini biraz olsun seviyorsa namaza çok dikkat etmelidir. Çünkü namaz insan için çok büyük bir kurtuluştur. Onun için insan namazda geçirdiği vaktini hayatının en mutlu ve neşeli zamanı olarak bilmelidir.
Namaza ayrılan saatler, ebedül ebed hiç bitmeyecek olan ahiret hayatımız için bir hazırlıktır. Bu mükafatı çok büyük olan namaz ibadetinin üzerinde özenle devam eden kimselere müjdeler olsun.

Çünkü namaz, insanı Allah’u Zülcelâl’e yaklaştırdığı gibi, şeytanı da mahveder. Onun için Hz. Peygamber (s.a.v) bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur: “Namaz şeytanın yüzünü siyah eder.” (Deylemi)