Çarşamba, Ocak 25

BAŞKALARI TARAFINDAN İNCİNENLER:NASIL BAŞA ÇIKILIR VE ŞİFA BULUNUR

Ben büyürken dünya mükemmel bir yerdi.tek problem,problem yoktu ki.Herşeyin adil olduğuna inanmaya alışmıştım.Bana göre kimseye yanlış yapılmamalıydı,eğer yaparlarsa adalet çalışmalıydı.Olması gerektiğine inandığım yolda çok savaştım.Ancak bu savaşımda hayatın değişmez birgerçeğini farkına vardım.Kendi çocukça idealizmimde,bu dünyanın aslında kusursuz olmadığını anlayamadım.İnsan olarak biz de mükemmel değiliz.Bu yüzdende herzaman perişanız.Ve bu karmaşada bilerek veya bilmeyerek,kasıtlı veya kasıtsız başkalarını incitmemiz kaçınılmaz.Dünya hiçbir zaman adil olmayacaktı.

Bu bizim haksızlığa karşı   ya da doğrular için savaşmaktan vazgeçtiğimiz anlamına mı gelir.?elbette ki hayır.Ama bu bizim bu dünyayı gerçek dışı ölçülere bağlamamız gerektiği anlamına gelir.yalnız bu herzaman o kadar kolay değil.Bu kadar kusurlu,insanların bizi hayal kırıklığına uğrattığı,hatta ailemizin bile bizi kırabildiği bu dünyada nasıl yaşıyoruz?ve belki, tüm bunların en zor olanı aldatıldığımız halde nasıl affedebiliyoruz?Nasıl zalim olmadan bu kadar güçlü olabiliyoruz ve zayıf olmadan yumuşak olabiliyoruz?ne zamana kadar dayanacağız ya da ne zaman gitmesine izi vereceğiz?önemsediğimiz oranda artacak mı?elimizden geldiğinden daha fazla sevmek gibi birşey var mı?

Cevap vermeden önce kendi hayatımızın dışına bir adım atmalıyız. Acı çeken ya da kandırılan tek insan olup olmadığımızı araştırmaya ihtiyacımız var.Bizden önce bunları yaşayanlara ,onların mücadelesine ve zaferlerine bakmak gerek.ve şunu anlamalıyız ki büyümek acısız olmuyor ve başarmak mücadele etmenin tek ürünüdür.Bu mücadele herzaman başkaları tarafından yaşatılan acılarla mücadele ve tahammül etmeyi kapsar.


Peygamberlerimizin nurlu örneklerini anımsamak bize yanlız olmadığımızı hatırlatacaktır.Unutma Hz.Nuh a.s kendi insanları tarafından 950 yıl zulüm gördü.Kur'an bize der ki:(54:9 )Onlardan önce Nuh kavmi de yalanlamış, kulumuzu tekzib ederek; delidir, demişler ve yolunu kesmişlerdi.54:10 – O da: “Ya Rabbî, ben mağlubum, artık Sen bana yardım et!” dedi.
Kendimize hatırlatalım ya da Peygamberimiz(sav) kanayana kadar kıymetli vücudu nasıl taşa tutuldu,veya arkadaşları nasıl dövülüp aç bırakıldı.Tüm bu zorluk başkalarının elindendi.Melekler bile insan tabiatının bu yönünü bizden bile önce anladı.Allah meleklere Ademi yaratacağını söylediğinde,ilk soruları insanın bu zarar verici özelliği hakkında oldu.(2:30) Hani Rabbın meleklere: Ben, yeryüznde bir halife yaratacağım, demişti de melekler: Biz seni hamd ile tesbih, takdis eder dururken yeryüzünde fesad çıkarıp, kanlar dökecek kimse mi yaratacaksın? demişlerdi. Allah da: Sizin bilmediklerinizi ben bilirim, buyurmuştu.

İnsanların birbirlerine karşı korkunç suçlar işleme kapasiteleri bu hayatın acı bir gerçeğidir.Yine de çoğumuz huzurluyuz.Başkalarının yaşamı boyunca sabretmek zorunda kaldığı musibetlerle yüzyüze gelemedik.Pek çoğumuz ailelerimizin işkence görmesini veya öldürülmesini izlemek zorunda kalmayacak.ama yinede başkalarının elinde bir şekilde zulüm gördüğünü söyleyen yalnızca birkaç kişidir.bu yüzden bazımız açlıktan ölmek ya da evsizlikten dolayı aciz kalmak duygusunu bilmek zorunda kalacakken bazımız yaralı yüreği yüzünden ağlamak ne demek öğrenemeyecek.

Bundan kaçabilmek mümkün mü?bence bir dereceye kadar mümkün.tüm acılardan kaçamayız ama beklentimizi,tepkimizi,odak noktamızı ayarlayarak ,zararın çoğundan kaçabiliriz.örneğin baş tüm güvenimizi,bağlılığımızı veya umudumu başkasına yüklememiz gerçekdışı ve yalnızca aptallıktır.şunu hiçbir zaman unutmamalıyız ki insanlar düşer ve yıkılır ,bu yüzden sonsuz güvenimiz ,bağlılığımız ve umudumuz yalnızca ve yalnızca Allah'a olmalı.(2/256)Dinde zorlama (ve baskı) yoktur. Şüphesiz, doğruluk (rüşd) sapıklıktan apaçık ayrılmıştır. Artık kim tağutu tanımayıp Allah’a inanırsa, o, sapasağlam bir kulpa yapışmıştır; bunun kopması yoktur. Allah, işitendir, bilendir...şunu bilmeliyiz ki Allah kırılmayacak tek tutacaktır ve bizi pekçok  hayalkırıklığından koruyacaktır.

ama bu demek değildir ki sevmemeliyiz ya da az sevmeliyiz.nasıl sevdiğimiz oldukça önemlidir.Allahtan baaşka hiçbir şey bizim
.