Çarşamba, Kasım 2

Kalbin temizliği zikirle olur

-i Sani Hazretleri’(k.s)nin zikir hakkındaki sohbetlerinden:
-”Vird çok önemlidir. Bu yolun olmazsa olmaz reçetesidir, ilacıdır. Siz hasta olunca doktora gidiyorsunuz muayene edip hastalığınıza göre size bir reçete yazıyor, siz iyileşmek için reçetede yazan ilaçları alıp aksatmadan kullanmak zorundasınız. Kullanmazsanız hastalık iyi olmaz daha da kötüleşirsiniz. İlaçları devamlı, muntazam kullanmanız lazımdır. Yoksa arada bir kullanmakla olmaz. Olmaz. Kışın evde soba yakıyorsunuz. Soba yana yana ne olur? Boruları kurumla dolar bir zaman sonra sobayı ne kadar yakarsanız yakın baca çekmez, sizi ısıtmaz. Çünkü borular kurum dolu. Ne yapmamız lazım. Boruları tıkanmadan temizlememiz lazım. Kalp de öyledir. Devamlı temiz olması lazım. Devamlı temizlememiz lazım. Kalbin temizliği de zikirdir. Zikri devamlı yapmamız lazım ki kalbimiz hastalanmasın, daim silinen boru gibi temiz olsun. Vird de aksatma olmaz. Arada bir çekmek olmaz, ara vermek olmaz, tesbihatı tamamlamadan bırakmak olmaz… Olmaz… Olmaz… Kalbi temizlemek lazım. Kalbi temiz tutmak lazım. Kalbin temizliği zikirle olur. Başka türlü olmaz… Olmaz…”
-”Zikre devam ediniz, virde önem veriniz. Çünkü kalbin tek ilacı zikirdir. , salâvat çekmek, sevaptır; fakat bunlar kalbe ilaç olmaz, nefsin çirkin sıfatlarını değiştirmez. Nefsi ancak zikir terbiye eder.”
-”Yüce Allah’ı zikre devam ediniz. Zikir çekerken uyanık olunuz. Allah zikrini kalbinizin içine yerleştiriniz. Zikir kalbe yerleşince siz istemeseniz de kalp Yüce Allah’ı zikreder. Midenizi düşünün; o,siz istemesiniz de kendi işini görür. Siz uyurken bile işine devam eder. İçine zikir yerleşen kalp de böyledir.”
–”Vird çok önemlidir virdin yerini hiçbir şey tutmuyor. Siz kuran okuyorsunuz, Yasin okuyorsunuz, başka sureler okuyorsunuz ama kalbinize hiçbir fayda sağlamıyor. Kalbiniz ancak Vird çekerek temizlenir. Vird çekmezseniz kalbinizdeki pislikler, lekeler çoğalıyor hiçbir şeyden feyiz ve tat alamıyorsunuz. Virdinizi çekiniz. Doktora gidiyorsunuz size ilaç veriyor, o ilacı almazsanız hastalığınız geçmiyor manevi hastalıkların ilacı virddir, zikirdir. Zikirsiz sofi olmuyor, zikir çekmeyen sofiden hiçbir şey olmuyor ne yapın ne edin virdinizi çekin. Gafletle Vird çekmeyin önce gafletten uyanın gafletle çekilen virdden feyiz alınmaz. Neden feyiz gelmiyor gaflette olduğunuzdan ondan gelmiyor.”
-”Bir insan yemek yemese aç kalır, halsiz düşer, da zikirdir ve çekilmeyince o kalb ölür. Bu yüzden virdinizi aksatmayınız ve bırakmayın, bir yaralı, yarasına ara sıra merhem sürerse, arada bir ilaç alırsa faydası olmayacağı gibi arada bir çekilen Vird de fayda sağlamaz, hem Vird çekince o yarayı (kalbi) tedavi etmektir. Ama günah işleyince o yarayı kanatmak olur ki, hiç faydası olmaz. Bu yüzden virdinizi çekin ve günahlardan korunun.4-5 aydan fazla Vird çekmeyenlerin virdini 5 bine düşüreceğiz 5 bin çekecek.”
-” zikirdir. Günahlar ise, şeytanın gıdasıdır. Kalbini diriltmek ve beslemek isteyen kimse Yüce Allah’ın zikrini çok yapmalıdır. Günah işleyenler, kalplerini zayıflatıp şeytanı kuvvetlendirmiş olurlar. Şeytanı kuvvetli olanın dini zayıf olur. Onun için haramlardan uzak durmalıdır.”
-”; gıdasını almayan kalp zayıflar, sonra ölür.Kalp ancak zikir ile beslenir, kuvvetlenir, tatlanır, manen hayat bulur. Haramlar ve işlenen günahlar ise, şeytanın gıdasıdır. İşlenen günahlar, insanın kalbini zayıflatır; onun düşmanı olan nefsi ve şeytanı kuvvetlendirir. Bu nedenle, insanın içinde kalp, nefis ve şeytan devamlı mücadele hâlindedir. Rabbül-Alemin: Dikkat edin, uyanık olun; kalpler ancak Allahın zikriyle huzur bulur, buyurmuştur.” Ra’d 28
-” avamdır. Nakşî listesine sadece zikir çeken sofiler yazılır.”
-”Nefis ile Müslüman olur.”
-”Kalb bir şehirse zikir sultandır.”
-”Zikir alıp da çekmeyenler zarar görüyorlar”
-”Zikir çekmeyen Rabıta yapmayanı tanımıyoruz”
-”Vird çekenler bizim öz evladımız gibidirler.”
-” zikirle olur.”
-Sofiler bize dünya şikâyeti ediyorlar. Ama bir sofi gelip zikir ile soru sormuyor.
-Dünya dertleri hep gafletten geliyor. Zikri sürekli çekin, günahlara meyl etmeyin. Yoksa zikir uzar gider.
- Hz.lerine(ks) bir sofi gelip “Zikrimi çekemiyorum “deyince mübarek celalleniyor. Mübarek yok hastayım, yok yapamıyorum gibi dertlerin zikre mani olmadığını buyurmuş ve her türlüsünün gafletten meydana geldiğini buyurmuş. İllaki zikri çekmek gerektiğini buyurmuştur.
Gavs Sani(ks) yine zikir çekmeyen rabıta yapmayan kişiyi tanımadıklarını buyurmuştur.
Gavs ı Sani Hazretleri(ks), Divan’daki görevlilere ve korumalara buyurmuşlar;
“Virdinizi çekmezseniz, 100 sene de hizmet etseniz; işe yaramaz.”
- Hatme, rabıta ve Vird bizim yolumuzun esaslarıdır. Bunlardan birini yapan
Kapımızın önündedir. İkisini yapanın eli elimizdedir. Üçünü yapanın eli cebimizdedir ne isterse alsın.
Bir gün bir sofi Hz. lerine (k.s) dedi ki;
Kurban biz ilerleyemiyoruz, ne kadar zikir yapıyoruz vücudumuz uyanmıyor, gafletteyiz nasıl yapacağız?
Bastonu koydu elini üzerine koydu, dedi ki sofi:
1- Bir insan nazar ı haram yaparsa, ne kadar zikir yaparsa ona fayda vermez
2- Bir insan, yirmi dört saat dünyayla meşgul olursa, , insanlarla oturup kalkarsa, o insanın kalbi ne kadar zikir yaparsa fayda vermez.
3- Bir insanın ailevi huzuru yoksa bu insanda ne kadar zikir yaparsa kalbine fayda vermez.
4- Bir insan günah işlerse bu insan ne kadar zikir yaparsa yapsın fayda yoktur. İnsan bu dört şeyi yaparsa, ne kadar zikir yaparsa yapsın fayda vermez. Terk ederse fayda verir.
(k.s) virdi şöyle anlatmış:
-”Düşünün sobayı nasıl ki soba yanar sonra sobayı temizlemezseniz ne olur bilir misiniz der sobayı yakmaya kalkarsanız soba tıkanır dumanı geri teper. O zaman boğulursunuz zehirlenir ölürsünüz Gavs (k.s) devam ediyor virdi çekmeseniz kalbe Allah cc nuru gelmez Allahın nurunun gelmediği kalp ne olur Allah cc anmayan kalp olur ve Kalbine girmez o zaman kalbe şeytanın vesvesesi girer Allah’ı unutmaya kadar gider, virdinizi gafletsiz çekin.”
Gavs-ı Sani Hz.lerinin Vird üzerine yaptığı sohbetin bir kısmı
-”Siz hastasınız ve bir doktora gittiniz. sizin hastalığınıza iyi gelecek bir ilaç tavsiye etti. Bu ilacı alırsanız iyileşeceksiniz. Ancak ilacı almıyorsunuz ve hastalık da geçmiyor. Vird kalbin ilacıdır, eğer gafletsiz çekilirse lezzet alınır ve derdinize derman olur. Vird gaflet ile çekilirse bitmek bilmez. İnsan bir an önce kalkmak ister, sıkıntı basar. Allah’tan başka bir şeyi Vird esnasında düşünmek gaflettir. Gaflet ise şeytandandır. Bu yolu bitirmek lazımdır”
Şöyle bir soru soruldu;
-”Efendim, biz virdi gafletsiz çekmek istiyoruz ama olmuyor”. Cevaben buyurdular ki;
-”Çok çalışmak lazımdır, virde başlandığında bir kerede çekmek gerekir. Vird esnasında sadece Allah’ı düşünmek gerekir” unun için haramlardan uzak durmalıdır.
- Hz. (ks) bir gün Vird çekiyordu. Bir ses işitti. Ses dedi; ey kulum ben senden razıyım. Geçmiş günahlarını ve gelecek günahlarını affettim. Yeter artık Vird çekme dedi. (ks) Hz.leri dikkat etti, ses tek noktadan geliyordu. Baktı sağından, solundan, arkadan, önden, alttan ve üstten gelmiyor. Sadece tek bir noktadan geliyordu. (ks) Hz.leri Şeriat ilmine vurdu, dedi ey iblis sen şeytansın, şeytan; nerden anladın, şeytan olduğumu, (ks) Hz.leri dedi;
(Benim Rabbimin sesi her yönden ve aynı anda gelir.) seninki tek bir noktadan geliyor. Sağ elini yukarı kaldırıp, elindeki Vird tesbihini bir vurdu, şeytanın arşını kırdı, tuz budak etti, ilmi sayesinde. İlim nurdur, ışıktır. Onun için herkes ilim yapacak, okuyacak, öğrenecek. Bir taksinin her şeyi olsa farı olmazsa yol gidemez. İşte insanda da ilim olmazsa her yer karanlıktır. Kısa zamanda tepe takla gider. İşte (ks) Hz.leri denilmesindeki sebep budur. İlmiyle şeytanın levhini kırmasından sonra, Allah Teâlâ Azimüşan (ks) Hz.lerinin kalp kulağına, Ey kulum ilmin ile öyle bir sed çektin ki, iblis bu seti kıyamete kadar aşamaz.
Gavsımız açıkladı; “Şahı, en ulu yüksek, Nakşî gizli, Bend set, yani maneviyattan yapılmış gizli aşılmayan yüce, ulu sed anlamına gelir. Bu sed Allah (cc ) seddidir